Aspirin kalp krizine iyi gelir mi? Aspirin kalbi korur mu? İşte Aspirinin Faydası ve Zararları

Aspirin kalp krizine iyi gelir mi? Aspirin kalbi korur mu? İşte Aspirinin Faydası ve Zararları
Aspirin sadece ağrı kesme ve ateş düşürmeden çok daha fazla özelliklere sahiptir. 1950’lerde aspirin alan kişilerde kalp krizi ve felç olaylarının daha az gözlenmesiyle bu konudaki araştırmalar bir anda yön değiştirdi.

Aspirin, özellikle kalp krizi ve inme riski yüksek olan kişilerde kalp ve damar sağlığını korumada kullanılan bir ilaçtır. Aspirin, kanı incelterek pıhtı oluşumunu engeller ve böylece kan damarlarının tıkanmasını önleyerek kalp krizi ve inme riskini azaltabilir.

Kalp krizi geçirmiş veya belirli kalp-damar hastalıkları olan kişilerde, doktorların aspirin tedavisini önleyici bir tedbir olarak önermesi yaygındır. Ancak, aspirin kullanımı herkes için uygun değildir ve yan etkileri (mide kanaması gibi) olabilir.

Aspirin kalp krizine iyi gelir mi? Aspirin kalbi korur mu?

Aspirin tıp dünyasının en önemli ilaç buluşlarından biridir. Tıpkı penisilinin icadı ile enfeksiyonların tedavi edilmesi, morfinin icadı ile ağrının kesilmesi, eterin bulunması ile anestezi uygulanması gibi aspirinin bulunmasıyla da ateş düşürmede dönüm noktası olmuştur.

Aspirin sadece ağrı kesme ve ateş düşürmeden çok daha fazla özelliklere sahiptir. 1950’lerde aspirin alan kişilerde kalp krizi ve felç olaylarının daha az gözlenmesiyle bu konudaki araştırmalar bir anda yön değiştirdi. Hatta aspirinin bu özelliğinin keşfi Nobel ödülü kazandırdı.

Kalbin korunmasında iki çeşit yol bulunmaktadır. Birincil koruma dediğimiz henüz kalp damar hastalığının gelişmediği dönemdeki korunmadır.

İkincil korunma ise kalp damar hastalığı geliştikten sonraki yeni olay gelişmesini engelleme adına olan tedavidir.

Aspirinin tartışmasız fayda sağladığı korunma ikincil korunmadır; örneğin kalp krizi geçiren bir hastanın kanı sulandırmada düşük doz aspirin kullanmasının faydasının tereddüt yaratan bir tarafı yoktur. Ancak tamamen sağlıklı diyebileceğimiz bir kişide ‘’kalbi korusun’’ diye rutin aspirin kullanması son yıllarda tartışılmaktadır. Bu tartışmanın sebebi aspirinin mide kanaması veya beyin kanaması gibi ölümcül sonuçlanabilen tehlikeli tablolara da sebep olabilmesidir.

Hangi hastalara ‘’kalbi korumak’’ için aspirin başlanabilir?

Madem her sağlıklı kişinin rutin aspirin kullanmasıyla ilgili henüz net bir öneri yok o zaman neye göre hasta seçimine karar vermeliyiz?

Bu konuda son yıllarda elimizi kuvvetlendiren bir takım değerli tetkikler bulunmaktadır. Örneğin kalsiyum skorlaması dediğimiz bir tomografik tetkikte kalp damarlarında kireçlenme tespit edilmişse veya ulltrason ile beyne giden boyun damarlarında kireçlenmeler varsa aspirin kullanımı oldukça doğru bir yaklaşım olur.

Tabii burada önemli olan nokta hastanın kanama riskinin de eş zamanlı değerlendirilmesidir. Midede gastrit ve ülser olan hastalarda dikkatli yaklaşmak gereklidir.

65 yaş üstünde aspirin kullanmak faydalı mıdır?

Hipertansiyonu, şeker hastalığı veya kolesterol yüksekliği olan ancak bilinen damar hastalığı olmayan 65 yaş üstü kişilerde aspirinin kalbi koruduğuna dair daha fazla veri bulunmaktadır.

Bu nedenle böyle ek hastalıkları olan kişilere kullanmakta oldukları tedavilere ek olarak aspirin başlanması ek fayda sağlayabilir. Genç kişilerin ise sağlıklı beslenmesi, spor yapması ve sigara içmemesi sadece aspirin kullanarak kalbe fayda beklemelerinden çok daha değerlidir!

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.