Türkiye'de Evlenme ve Boşanma Oranları Düştü! Evlilik Yaşı Yükseldi! İşte En Çok Evlenen ve Boşanan O İller…

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yayımlanan son verilere göre, Türkiye genelinde evlenme ve boşanma sayılarında önemli bir düşüş yaşandı. Geçtiğimiz yıl boyunca 565 bin 435 çiftin dünyaevine girmesiyle birlikte evlenme sayıları, önceki yıllara kıyasla azalma gösterdi. Aynı dönemde boşanma sayıları da 171 bin 881'e düşerek dikkat çekti. Bu düşüş, evlenme ve boşanma eğilimlerindeki değişimleri gözler önüne seriyor.

İstatistiklere göre, Türkiye'de ortalama evlenme yaşı, erkeklerde 28,3 ve kadınlarda 25,7 olarak kaydedildi. Bu yaşlar, son 22 yılın en yüksek ortalama evlenme yaşı olarak dikkat çekiyor. Evliliklerin üçte birinin 15 yıl sonra sonlanması ve yüzde 33'ünün ise ilk beş yıl içinde bitmesi, evliliklerin dayanıklılığı konusunda çeşitli soruları beraberinde getiriyor.

Türkiye'nin farklı illerinde evlenme ve boşanma hızları da değişkenlik gösteriyor. En yüksek kaba evlenme hızı Kilis'te, en yüksek kaba boşanma hızı ise İzmir'de kaydedildi. Bu istatistikler, bölgesel farklılıkların evlenme ve boşanma eğilimleri üzerindeki etkisini ortaya koyuyor.

Yabancı gelin ve damatlar konusunda yapılan değerlendirmeler de dikkat çekici bulgular sunuyor. Özbek gelinler, Türkiye'deki yabancı gelinler arasında birinci sırada yer alırken, Alman damatlar ise yabancı damatlar arasında en üst sırada bulunuyor. Bu durum, uluslararası evlilik eğilimlerindeki değişiklikleri gözler önüne seriyor.

Boşanma davalarının sonucunda etkilenen çocuk sayısının 171 bin 213 olduğu belirtilirken, velayet kararlarının büyük çoğunluğunun annelere verildiği kaydedildi. Bu durum, boşanma süreçlerinin aile yapısı üzerindeki etkilerine dair önemli ipuçları sunuyor. Türkiye'de evlenme ve boşanma eğilimlerindeki bu değişimler, toplumsal yapıdaki dönüşümün bir yansıması olarak değerlendiriliyor.

Evlenme ve Boşanma Sayılarında Yaşanan Düşüş:

Türkiye'de geçen yıl evlenen çiftlerin sayısının 565 bin 435'e, boşanan çiftlerin sayısının ise 171 bin 881'e düşmesi, toplumsal dinamiklerde ve bireysel tercihlerde önemli değişikliklerin yaşandığını işaret eder. Bu düşüşün muhtemel sebepleri arasında ekonomik faktörler, eğitim düzeyindeki artış, kariyer odaklı yaşam tarzı tercihleri ve evlilik kurumuna yönelik değişen bakış açıları sayılabilir.

Ortalama Evlenme Yaşındaki Artış:

Ortalama evlenme yaşının 22 yılın zirvesine ulaşması, bireylerin evlenme kararlarını daha geç yaşlarda almaya başladıklarını göstermektedir. Bu durum, bireylerin önce eğitim ve kariyer hedeflerine odaklanmaları, maddi istikrar sağlamadan evlilik kararı almaktan kaçınmaları gibi nedenlere bağlanabilir. Ayrıca, bu trend, bireylerin yaşam partneri seçiminde daha seçici davrandıklarının ve evlilik kararını daha olgun bir yaşta verdiklerinin de bir göstergesidir.

Evlenme ve Boşanma Hızlarındaki Farklılıklar:

Türkiye'de kaba evlenme ve boşanma hızlarının bölgesel farklılıklar göstermesi, sosyo-kültürel ve ekonomik faktörlerin bu oranlar üzerinde belirleyici olduğunu ortaya koyar. Kilis, Aksaray ve Gaziantep gibi illerdeki yüksek evlenme hızları ile İzmir, Antalya ve Karaman gibi illerdeki yüksek boşanma hızları, bölgesel olarak değişen yaşam tarzları, gelenekler ve ekonomik koşulların evlilik üzerindeki etkisini gösterir.

Yabancı Gelin ve Damatlar:

Türkiye'de yabancı gelin ve damatların sayısındaki değişimler, globalleşmenin ve uluslararası hareketliliğin artmasıyla birlikte toplumsal yapı üzerindeki etkilerini yansıtır.

Özbek, Suriyeli ve Azerbaycanlı gelinler ile Alman, Suriyeli ve Avusturyalı damatların öne çıkması, bu ülkelerle Türkiye arasındaki sosyal ve kültürel bağların yanı sıra ekonomik ve politik ilişkilerin de bir sonucu olabilir.

Boşanma Olaylarının Çocuklar Üzerindeki Etkisi:

Boşanma süreçlerinin 171 bin çocuğu etkilemiş olması, bu olayların yalnızca eşler arasında değil, aynı zamanda aile bireyleri üzerinde de derin etkiler yarattığını gösterir.